23 Ara Denizi Konu Alan Romanlar
Kitaplar biz insanlara başka dünyaların, başka hayatların kapılarını aralarlar. Bu yazımızda sizler için denizi konu alan, mavi suların eşliğinde yazılmış en güzel güzel kitapları tanıtacağız. Sayfaları karıştırdıkça iyot kokusunu alabilirken kendiniz bir anda okyanusta bir geminin içerisinde hayal edebileceksiniz . Bu zamana kadar denizcilik ile ilgili yazılmış kült kitapları bir arada bulabilirken, denize olan tutkunuzu bir kez daha perçinleyebileceksiniz.
Denizin Çağrısı – Jack London
Yaşadığı hayatı tekdüze ve sıkıcı bulan çılgın Joe, denizci olmak üzere evden kaçar ve korsanların arasına düşer. Macera ve heyecan peşindeki bir gencin yaşama dair farkındalık kazanma sürecini anlatan Denizin Çağrısı, yazarın birçok eserinde olduğu gibi denize ve denizciliğe dair çarpıcı detaylar içeriyor.
Bir Kayıp Denizci – Gabriel Garcia Marquez
Gabriel Garcia Marquez, 1955’te El Espectador gazetesinde çalışırken, büyük bir deniz kazasının haberini on dört günlük bir tefrika olarak yayımlamıştı. 1970’te bu makalelerden kitaplaşan eser, Luis Alejandro Velasco adlı bir denizcinin, ölüm-kalım mücadelesine odaklanıyor.
Olay şöyle gerçekleşmiş: Kolombiya Deniz Kuvvetlerine bağlı “Caldas” adlı bir muhrip, Antiller’de fırtınaya tutulunca mürettebatından sekiz kişi karanlık sularda kaybolmuş. Faciadan yüz yirmi dakika sonra Panama’ya ulaşan gemi, haberi ancak o zaman yetkililere verebilmiş. Panama Kanalının denetiminden sorumlu Birleşik Devletler askeri birlikleri ile Güney Karayipler bölgesindeki yardım kuruluşlarının katılımıyla kazazedelerin aranmasına hemen başlanmış. Ancak dört gün sonuç alınamayınca aramalar durdurulmuş ve kayıp denizciler resmen ölmüş kabul edilmiş. Bu kayıp denizcilerden Luis Alejandro Velasco, bir hafta sonra Kuzey Kolombiya’da ıssız bir kumsalda can çekişir durumda bulunmuş.
Velasco adlı denizcinin on gün yemeden içmeden, başıboş bir salda yaşadığı mücadeleyi, Gabriel Garcia Marquez’in sihirli anlatımıyla, Bir Kayıp Denizci’de okurken, okyanusların gücünü hissedeceksiniz.
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah – Jules Verne
Her çocuk Jules Verne’in dünyasına bir göz atmalı. Okumadan yetişkin olanlar da yaşına bakmadan okumalı, eksiğini kapatmalı! Jules Verne’in klasikleşmiş bilim kurgu romanı Denizler Altında Yirmi Bin Fersah, okyanusun sonsuzluğunu müthiş bir dille anlatıyor. Kaptan Nemo ve doğa bilimci Pierre Aronnax’ın, kayıp Atlantis kıtası ve Güney Kutbu’na kadar uzanan seyahatini okurken heyecanlanmamak mümkün değil. Nautilus adlı denizaltıyla gerçekleştirilen bu fantastik macerayı okurken olabileceğiniz en iyi yer ise kuşkusuz tekne.
Define Adası – Robert Louis Stevenson
Kendine modern çocuk klasikleri içinde haklı bir yer edinen Define Adası, Stevenson’un oğluna çizdiği hayali bir haritadan yola çıkarak kaleme alınmış. 1881 yılında Young Folks isimli bir çocuk dergisinde tefrikalar halinde yayınlanmaya başlanan kitap, o günden beri her dönem çocukları için bir başucu kitabı oldu. Romanında kahramanımız Jim’in hanlarında kalan yaşlı bir denizciye ait haritayı bulması ile çıktığı define avı anlatılıyor.
Moby Dick – Herman Melville
Amerikalı yazar Herman Melville’in dünyaca ünlü romanı. D. H. Lawrence’ın “deniz üzerime yazılmış en iyi kitap” diye tanımladığı Moby Dick, Kaptan Ahab ile bir beyaz balinanın mücadelesini anlatıyor. Bacağını ve gemisini kaybetmesine neden olan Moby Dick’i okyanusta bulmaya ve ondan öç almaya çalışan Kaptan Ahab, balinayı dünyadaki tüm kötülüklerin simgesi olarak görür. Derin metaforlarıyla bilinen, kaptanın sözleriyle aklınızda yer edinecek kitapta, Melville’in denizcilik ve balinalarla ilgili aktardığı detaylı bilgiler de ayrıca etkileyici. Türkçede Mina Urgan-Sabahattin Eyüboğlu’nun klasikleşmiş çevirisi yanında, yeni yayınlanan Deniz Kesin çevirisi de iddialı.
Kon-Tiki – Thor Heyerdahl
1948’de basılan Kon-Tiki, Norveçli kâşif Thor Heyerdahl ve arkadaşlarının, Pasifik Okyanusunu 1947’de antik dönemlerin üretim tekniğiyle yaptıkları salla geçişlerini anlatır. Antropolog Thor Heyerdahl’ın, Polinezya Adalarında yaşayan halkın Güney Amerika’dan bu adalara sal ile gelmiş oldukları şeklindeki aykırı teorisi, meslektaşları tarafından “böyle bir yolculuğun imkânsız olduğu” söylenmesi nedeniyle kabul görmemiştir. Bu yolculuğu o günün şartları ile birebir aynı şekilde kendi denemeye karar veren Heyerdahl, arkadaşlarıyla Peru’ya gider ve salı burada yaparak yolculuklarına başlarlar. Kon-Tiki’nin başarıyla tamamlanan 101 gün sürecek 8 bin kilometrelik seyahati heyecan verici ayrıntılarla bezeli.
No Comments